Bu sayfayı hazırlarken, alışılmışın dışında  birşeyler yapmak istedim. Dar bir çevrede bilinen ama birçok insanın ilgisini çekeceğine inandığım bir takım geleneksel motifleri, olguları vererek, bu değişik alışkanlıkları bilmeyen insanlarla paylaşmak istedim.
 Bir yöreyi tanımak için, önce o yörenin yemeklerini tanımak gerekir. O yöredeki insanların yaşamlarını gözlemeye başlamanın en kestirme yoludur bu. Bir kente ilk kez gittiğiniz de  gördüğünüz güzellikler ya da değişiklikler arasında o kentin kendine özgü mutfağı da vardır. Özellikle sonradan hatırladıklarınız arasında en üst sıralarda yer alır yemekler. 
Öte yandan anadoludan büyük kentlere son yıllarda artan göçlerle, anadolu mutfağı kendini tanıtmakla kalmayıp, kentlerde hegemonyasını bile kurmuştur demek mümkün.
Lahmacunlar, kebaplar, içli köfteler, mantılar, pideler artık kentli insanların da damak zevkleri arasına girdi çoktan.
 Neyse, birgün Kayseri'ye yolunuz düşerse, geleneksel yemekleri tadmayı sakın ihmal etmeyin. Burada sucuk ve pastırmadan söz etmiyorum. Nasılsa onları bilmeyen yok.


 
Geleneksel
Kayseri
Mutfağından
 Kayseri'nin Anadolu'nun diğer birçok kentinde de olduğu gibi çok farklı bir mutfak kültürü var. Özellikle hamur işleri ağırlıklı yemeklerinin başında KAYSERİ MANTI'sı gelir.
İşte size birkaç örnek.		 İÇLİ KÖFTE
Kayseri'nin geleneksel yemeklerindendir. Bulgurla yoğurulan köftelerin içerisine kıyma, soğan ve çeşitli baharaklar konulup, kaynatılır.
Daha sonra üzerine sos dökülerek servis yapılır.
KAYSERİ MANTISI
Küçüklüğü ve lezzetiyle ünlüdür. Geleneksel biçiminde bir kaşığı 50'ye yakın mantı sığdığı bilinmektedir. Minicik kareler halindeki hamurun içine yine özel kıyma harcı konulur. Sarımsaklı yoğurtla servis yapılır.		 YAĞLAMA
Daire şeklinde açılarak pişirilmiş ince hamurların üzerine kıyma harcı sıvanarak  hazırlanan bir tür etli pide çeşididir. Tercihe göre sarımsaklı yoğurla servis yapılır.
SU BÖREĞİ
Kayseri Su Böreği, birçok yörede yapılandan daha incedir. Hem yufkaları hem de genel kalınlığı bakımından. Tercihe göre yufkalar arasına peynir ya da kıyma konulur.		 YAPRAK SARMASI
Taze üzüm yapraklarının içerisine bulgur la hazırlanmış özel bir harç sarılarak pişirilir. Yine tercihe göre  yoğurtlu ya da sade servis yapılır. Genellikle soğuk olarak yenilir.
Anadolu'da yemeklerin hemen hemen tümü, tahıl ürünlerinden yapılır. Bilinen tüm geleneksel yemeklere göz atıldığında bir yerinde mutlaka hamur ya da bulgur yer almaktadır. Yurtdışında yaşayan bir arkadaşım ın söylediği bir sözü burada aktarmak istiyorum. "Kayseri'nin 40 yemeği var kırkı da hamurdan, üstelik onların yanında da ekmek yerler"
Geleneksel yemeklerimiz inanılmaz bir emek ürünüdür. Bu ev kadınlarının geçmiş dönemlerde kendilerini kanıtlamak için giriştikleri bir çabanın sonucudur diye düşünüyorum. Bir kaşığı doldurduğunuzda 50 tane mantı sığdırmak için bu mantıların ne kadar küçük olduğunu düşünün. Bu küçüklükte bir hamurun içine harc koyup tek tek kapatmak bu konuda iyi bir fikir verir.
MİNİK BİR ÖYKÜ
Osmanlı sarayında yabancı konuklara bir yemek verilmektedir. Sofraya birbiri ardına inanılmaz lezzette 40 çeşit yemek getirilir. Misafir kral, özellikle yemeklerden biriyle çok ilgilenir. Aşçısından bu yemeğin tarifini almasını ister. Misafir aşçı, sarayın aşçısına gidip, yemekte sunulan kurufasulyenin lezzetini övüp, bunun tarifini vermesini ister. Osmanlı aşçısı, yemekte kurufasulye bulunmadığını söyler. Nice uğraşlardan sonra, yabancı konukların kuru fasulye zannedip yedikleri yemeğin hindi beyninden yapılmış bir tür sote olduğu anlaşılır. Misafirler şoktadır. Binlerce hindi kesilip küçücük beyinleri zedelenmeden ayıklanıp sote edilmiştir. Hindiler mi? Onlar da Yeniçerilere ziyafet olmuştur elbette.

Tevfik Eraslan Mayıs 1999

ana sayfa'ya dönüş